Adana Avukat, Adana Ceza Davaları, Adana Ceza Hukuku, Adana Aile Hukuku Davaları, Mersin Avukat, Gaziantep Avukat, Hatay Avukat, Antalya Avukat, Niğde Avukat, Online Hukuki Danışmanlık, Dolandırıcılık, Nitelikli Dolandırıcılık, Av. Mustafa Onur Kutlay
Dolandırıcılık suçu TCK.m.157, TCK.m.158 ve TCK.m.159'da düzenlenmiştir. Suçun basit tanımı TCK.m.157'de, suçun nitelikli hali TCK.m.158'de ve suçun daha az cezayı gerektiren hali TCK.m.159'da düzenlenmiştir. Suçta etkin pişmanlık durumu TCK.m.168'de düzenlenmiştir.
TCK.m.157 hükmü şöyledir: " Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir."
Suçun basit tanımından görüleceği üzere dolandırıcılık suçunun oluşması için suçu işleyen kişinin yani failin hileli davranış sergileyerek suçun mağdurunu aldatıp mağdurun malvarlığında zarar oluşturup kendisinin ya da başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Söz konusu suçun fail tarafından bilerek ve istenerek başka bir deyişle kasten işlenmesi gerekmektedir. Fail hileli hareket sağlamamışsa, suçun işlenmesinde menfaat elde etmemişse ya da başkasına da menfaat elde ettirme niyeti olmamışsa dolandırıcılık suçu oluşmayacaktır.
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 01.10.2014 T. 2013/1265 E. 2014/15951 K. sayılı kararı şöyledir: "Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; Failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır."
Zira hileli hareketin mevcut olmadığı olaylarda malvarlığında eksilme meydana gelmişse bu olaylarda da suç unsuru oluşmayıp hukuki ihtilaf (hukuki uyuşmazlık) mahiyetinde olup icra daireleri ve hukuk mahkemelerinde çözülmesi gerekmektedir.
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 17.01.2017 T. 2017/289 E. 2017/417 K. sayılı emsal karar şöyledir: "Katılan belediyeye ait otoparkın kiracısı olan sanık ...'ın, otopark kira bedeli karşılığı olarak iki adet kamyonet araç satın alıp belediye adına devir etmeyi teklif ettiği, bu teklifin Belediye Encümeni tarafından kabul edilmesi üzerine, sanık ...'ın suça konu iki adet kamyoneti diğer sanıkların yetkilisi oldukları ... Otomotiv şirketinden satın alarak katılan belediyeye verdiği, ancak suça konu kamyonetleri sanık ...'ın almasına rağmen, diğer sanıklara tarafından irsaliye faturalarının belediye adına düzenlendiği ve daha sonra da kamyonetlere ilişkin borcun ödenmemesi üzerine ... Otomotiv şirketi tarafından düzenlenen irsaliye faturalarına istinaden katılan belediye hakkında icra takibi başlattığı, sanıkların bu surette iştirak halinde hareket ederek kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda, suça konu kamyonetlerin belediye adına devredilmiş olması ve hali hazırda belediye tarafından kullanılıyor olması, fatura düzenlenmesi sırasında katılan belediyeye bilgi verildiğine ilişkin sanık savunmaları, bu savunmaları doğrular içerikte tanık beyanı karşısında, sanıklar ile katılan belediye arasında suça konu kamyonetlerin bedellerinin ödemesine ilişkin hukuk mahkemelerinde çözümü mümkün hukuki ihtilaf mahiyetinde anlaşmazlık bulunduğu tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir."
TCK.m.158'de de dolandırıcılık suçun "Nitelikli Dolandırıcılık" başlığı altında suçun nitelikli halleri düzenlenmiştir.
Nitelikli Dolandırıcılık Suçu;
- Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
- Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
- Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
- Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
- Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
- Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
- Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
- Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
- Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
- Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
- Sigorta bedelini almak maksadıyla,
Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle, İşlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak; kamu kurum ve kuruluşlarının zararına, Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle, banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla, sigorta bedelini almak maksadıyla, kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle ve kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak başkasından menfaat temin ederek işlenmesi halinde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamayacaktır. (TCK.m.158/1,2, TCK.m.158/2)
TCK.m.157'de düzenlenen ve TCK.m.158'de düzenlenen basit ve nitelikli dolandırıcılık eylemi en az üç kişiyle işlenirse verilecek olan ceza yarı oranında artırılır. ANCAK; suç işlemek amacıyla örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmişse verilecek ceza bir kat artırılır. (TCK.m.158/3)
TCK.m.159'da da dolandırıcılık suçun daha az cezayı gerektiren hali düzenlenmiştir. TCK.m.159 hükmü şöyledir: "Dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde, şikayet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur."
TCK.m.159'da suçun takibi mağdurun şikayetine bağlı iken TCK.m.157 ve TCK.m.158'de düzenlenen halleri mağdurun şikayetine bağlı olmayıp re'sen soruşturulur.
Ancak TCK.m.157 ve TCK.m.159'da düzenlenen dolandırıcılık eylemlerinin kovuşturulması UZLAŞTIRMAYA TABİDİR.
TCK.m.157 ve TCK.m.159'da düzenlenen dolandırıcılık eylemlerinin kovuşturulmasında görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemeleri iken TCK.m.158'de düzenlenen nitelikli dolandırıcılık eylemlerinin kovuşturulmasında görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemeleridir.
Linkler
Hizmetlerimiz
Ücret Tarifesi
SIKÇA SORULAN SORULAR
İletişim
Üyelik sözleşmesi
Gizlilik Politikası
KVKK Aydınlatma Metni
Çerez (Cookie) Bildirimi
Hakkımızda
KUTLAY HUKUK BÜROSU 2017 yılında Av. Mustafa Onur KUTLAY tarafından kuruldu. 2017 yılından itibaren faaliyetlerine Adana’da devam eden büromuz kurulduğu günden bugüne kadar müvekkillerine avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermektedir.
Kutlay Hukuk Bürosu Her hakkı saklıdır.
ZeplinGo® | Web Sitesi Tasarımı ile hazırlanmıştır.